68.Gün: Bu Mortadella Bizim Mortadella!

mortadella-antakya

Bu öğlen kadim bir dostumla yemekteyiz. Tabi ki yemekten bahsediyoruz. Dedim ki, ben italyanların mortadella salamını çok severim, biraz yağlı bir salamdır ama lezzetlidir. Ne dese beğenirsiniz, ''aaaa bizim Antakya'da mortadella et yemeği vardır, fıstıklı bir et yemeğidir ve enfestir'' ....Bu keşif malumunuz projemizin çok ilgisini çekti. Yani mortadella kelimesi etimoloji olarak türkçe ya da arapça kökenli bir kelime değil peki Antakya mutfağına nasıl girmiş merak ettik ve araştırdık...sonuç hiçbirşey bulamadık, bu konuyu bir tek biz mi merak etmişiz...

Buradan mutfak bilimi üzerine çalışanlara sesleniyorum; lütfen gerekli araştırmaları yapın ve projemizi bilgilendirin.

Bizim yürütüğümüz mantık şu. Antakya kelimesi 'Antioch'dan geliyor. Şehrin ilk üne kavuşması, Büyük İskender'den sonra keşifle olmuş. O tarihten bugüne özellikle, Roma ve Bizans İmparatorluğu'nun önemli bir kalesi olmuş.. dememiz o ki, Mortadella'nın bir 'helen' yemeği olma durumu oldukça muhtemeldir!!

Buradan tarifini vermiyoruz, çünkü söylenen oldukça zahmetli ve yağlı bi yemek olduğu yönünde, internette bulduğumuz tariflerde açıkçası bizi pek tatmin etmedi.

Günün Müziği: Siya Siyabend -- Hayyam

Günün Filmi: Rembetiko (bu fırsat kaçmaz, filmi youtube'dan izleyebilirsiniz!)

 

 

65.Gün: İzmir’in İncisi ‘Sakız’

image

Dostlar son 1 haftadır yollardayız. Yolumuz son olarak İzmir'e düştü. İzmir'e iş dolayısıyla daha önceleri de gelmişliğimiz var. Ancak bu sefer TheAychup!Project açısından önemli bir keşfimiz oldu... Bakıyoruz sabırsızlandınız, ancak önce İzmir'e dair değerlendirmelerimize bakınız...

İzmir'e turizm amaçlı gelinmesi yönünde tavsiyemizi buradan yapalım...

Otelinizi mutlaka Konak, Pasaport semtinde seçiniz. Her otel Efes'e ve Bergama'ya günübirlik turlar düzenliyor. İzmirimiz oldukça ılıman bir Akdeniz iklimine sahip, özellikle bahar aylarında, güneşin altında keyfinize diyecek olmayacaktır.

İzmir'de Kordon'da güzel bir yürüyüş, Kemeraltın'da sade bir türk kahvesi, balıkçılarda midye dolma şöleni, Agora ve Büyük İskender Kalesi'ne geziler, dahası neler var neler... Siz şimdiden plan yapmaya başlayın.

image

Kemeraltın'da bir porsiyon minik midye dolma 5 tl. Lezzeti ise bu fiyatın çok üstünde...

Bizim keşfimiz İzmir'deki Girit mutfağına yönelik oldu...

Günün Mekanı: Alsancak Sakız Restaurant

image

Sakız'ı keşfimiz bir tesadüfler silsilesi. Ama bu keşif bize İzmir'in mutfağının ne kadar muhteşem olduğunu gösterdi. Özellikle pişirme usulleri açısından, Yunan ve Girit Ada mutfağı ile birleştiğinde inanılmaz lezzetlerin ortaya çıktığına tanık olduk.

Alsancak Sakız'da öğlen ve akşam farklı konseptlerde lezzetler sunuluyor. Öğlen zeytinyağlı ve tencere yemeklerinden, domatesli minik kabakları ve körili nohut yemeğini denedik. 10/10

Akşam ise; ege otları salatası, nar ekşili yeşil zeytin (Sakız'ın ikramı), otlu ve karidesli börek ve son olarak beğendili ızgara ahtapot bizi bizden aldın. 10/10 Buyrun siz karar verin...

image

image

image

62.Gün: I love Berlin!

image
Evet, dünkü şokumuz akabinde, bugün iş güçle, sevgili şehrimiz Berin'e alışmış bulunuyoruz.
Berlin'i neden sevdiğimizi soranlara?
1.Berlinlilerle iyi anlaşıyoruz. Altını çiziyorum Almanlarla değil Berlinlilerle..... Arada çok büyük bir fark olduğunu söyleyebilirim. Gelin, görün sizde anlayacaksınız.
2. Yemek kültürü özellikle dünya mutfakları düşünüldüğünde çok gelişmiş bir şehir. Her ziyaretimizde, damağımız bildiğiniz bayram ediyor. Füzyon Asya mutfağının güzel seçenekleri, iyi bir örnek<a href="http://www.dudu-berlin.de/">Dudu</a> <a href="http://www.transit-restaurants.com/">Transit </a>
3. Modern Sanat Galerileri ve Müzeleri ile Avrupa'da bize göre en yenilikçi şehir
4. Mimarisi ve yeşil doğasını seviyoruz.
5. Evimize en yakın Avrupa şehirlerinden biri. İstanbul- Berlin arası 2 saat 20 dakika sürüyor.
Ve daha saymakla bitmeyecek binbir neden ...
Günün Yemeği: İstridye
image
Bu öğlen Kudamm'daki KADEWE'de en üst katta bulunan, Oyster Bar'da kendimizden geçtik bakınız. Hem sağlıklı, hem lezzetli.

 

59.Gün: Sıcak Çok Sıcak Daha Da Sıcak Olacak!

son-60-yilin-en-sicak-gunu-2012-07-18_m

Sıcaklar bastırdı. Şimdiden yazın ne yapacağız kara kara düşünmekteyiz. Lakin bünye olarak ılıman havaların, baharın çocuğuyuz...

Uzun zamandır yemek tarifi paylaşmamıştık. Bugün sizinle değerli validemin hazırlamış olduğu kuzu kol ve mantar graten tarifini paylaşmak isterim.

Günün Yemeği: Kuzu Kol ve Mantar Graten

20130429_191016_resized

Malzemeler:

300 gr mantar
1 yemek kaşığı tereyağı
1/2c limon suyu
Tuz
1/2 bardak su
1  yemek kaşığı un
1/2 bardak mantar suyu
1/2 bardak süt
2 kahve fincanı rendelenmiş kaşar peyniri

Mantarları  iri iri doğruyoruz. Tencereye yarım bardak su, limon suyu ve tuz koyup mantarları 5 dk. kadar kaynar suda haşlıyoruz. Tavaya çok az tereyağ koyup , haşladığımız mantarları sote yapıyoruz. Başka bir tavada ise sosu hazırlamaya başlıyoruz. Yağla unu 2 dk. karıştırıyoruz. Yarım bardak haşladığımız mantarın suyunu ve yarım bardak sütü katıp sos koyulaşıncaya kadar pişiriyoruz. Arada karıştırmayı unutmayalım. Pişmeye yakın kaşar peynirimizin yarısını ekliliyoruz. Fırın kabına önce mantarları, üstüne sosu ekleyip, kalan kaşar peyiniri serpiştirip fırına sürüyoruz.

Kuzu kol için özel bir tarifimiz yok. Düdüklü tencerede bir adet kuru soğanla tuzlayıp, biberliyerek  pişirebilirsiniz. Ya da fırın torbasında, yaklaşık 45 dakika, 180 derecede de aynı sonucu alabilirsiniz. Seçim size kalmış.

Günün Filmi: Pulp Fiction ''The Best Film Ever''

Günün Müziği: Chuck Berry - You Never Can Tell

52.Gün: Trafik Tüccarları

trafikistanbul

Aychup! Project'te son durum değerlendirmesi olarak, proejeye başladığımzıdan beri 5 kg. eksideyiz. Çok hızlı sonuç almadığımızı düşüneneler olabilir. Ancak emin adımlarla herhangi bir diyetin esiri olmadan, ''up'' felsemizin ışığında, yüksek bir moralle  ilerlemekteyiz.

Bugün sizlerinde kanımca çok ilginç bulacağı bir konuya değinmek istiyorum: ''Trafik Tüccarları''

İstanbul gibi büyük metropollerde oturanlar bilirler, trafikte, özellikle iş çıkışı saatlerinde, bol bol bekleriz. Nerde olursak olalım, birileri penceremizi tıklatır. Bu bazen ne yazık ki dilenmek amaçlı, bazen araba camlarını parlatmak, bazen de birşeyler satmak içindir.

Benim gözlemlediğim, son bir yılda, bahsettiğimiz ilk iki kategoriden birilerine rastlamaz ya da çok az rastlar olduk. Bu konuda Emniyet güçlerimizin aldığı önlemler varsa şayet, kendilerine buradan teşekkürü bir borç biliriz.

Son kategoriye gelirsek; trafik tüccarları, bizce şehrimize has, çok fantastik ve bazı durumlarda oldukça işlevsel bir oluşum. Aslında trafik tüccarlarının işi zor, tüm gün otoban kenarlarında, trafiğin yoğun olduğu merkezlerde ayakta saatlerce bekliyorlar. Ancak malum onların şanslarına, bizimse makus kaderimize inat, trafik hep sıkışık, ve hep bir ekmek kapısı var. Satılan ürünlere gelirsek, çiçek, su, simit, cam bezi, damla sakızı, parti maskesi (scary movie!), araba için telefon şarj aletleri, koselva, muz, v.b. Bu saydıklarımızdan şu sonucu çıkarabiliriz; İstanbul'da trafikte kaldığımızda asla aç ve susuz kalmayız. Gideceğimiz yerlere elimizde bir demet çiçekle gidebilir, dünyanın en romantik şehrinin en romantik yurttaşları olabiliriz. Dahası, akşam bir partiye gideceksek ve herhangi bir hazırlık yapmamışsak, trafik tüccarları imdadımıza yetişir hazırlığımızı birbirinden ilginç maskeler ve oyuncaklarla yapar.

Toplum bilimcilerimizi buradan, İstanbul'umuza ve bizlere has 'trafik tüccarları' olgusunu incelemeye davet ediyorum.

Günün Filmi:

Günün Müziği:Nena - 99 Luftballons 1984

 Günün Yemeği: Fırında Karides Güveç

karides_guvec

Malzemeler:

  • 200 gr. kaides
  • 100 gr mantar
  • 3 Adet Orta Boy Domates
  • Tereyağı
  • 1 Yemek Kaşığı Zeytinyağı
  • 2 Adet Sivri Biber
  • 2 Diş İri Sarımsak
  • 100 gr. Kaşar Peyniri
  • Karabiber, Tuz

Karides güveç tarifleri ustadan ustaya farklılaşır. Biz de bu konuda usta olduğumuzu söyleyip pişirmeye başlıyoruz. Karides dışında tüm malzemeleri doğrayıp, fırın için uygun bir pişirme kabına karideslerle birlikte yerleştiriyoruz. Tuz, karabiber, tereyağ, zeytinyağ az miktarda ve kış ayları için bir parça salça ekliyoruz. En üste rende kaşar ya da dil peynirimizi ekleyip önceden ısıttığımız fırınımızda yaklaşık 35 dk pişmeye bırakıyoruz.

 

48.Gün: Candy Crush Saga

mzl_nlfscqeg_175x175-75

Dostlar, cep telefonlarında ve facebook'da en trend oyun halihazırda nedir diye sorduk, Candy Crush Saga cevabını aldık. Yaklaşık 2-3 haftadır biz de oynamaya başladık.

Aslında bu ve bunun türevleri oyunlar, sosyal mesyanın çok önemli bir ayağını oluşturuyor. Geçenlerde, yakın bir arkadaşımla konuşuyorduk. Bana, 'Facebook'u gazete gibi görüyorum. Tüm gün önümde açık oluyor' dedi. Aslında, bu anlamda facebook, gerek iş, gerek eğlencede inanılmaz bir içerik sunuyor. İş için tüm gün networking yapıyorsunuz, arada sıkılıp okeye, candy crash'a sarıyorsunuz sonra tekrar networking, bu şekilde döngü devam ediyor. Hem facebook'a hem işe zaman ayırabilen dostları, buradan teker teker kutlamak isterim; zira benim onların yapabildiği gibi bir zamansal yönetim modelim henüz yok.

Benim sorum şu: The Aychup Project! olarak facebook'u neden anlayamıyoruz? Bildiğiniz üzere bizim facebook sayfamız yok. Çükü kendi kişisel facebook sayfamızı bile güncel yönetimini sağlayamıyoruz. Facebook'a ayda bir sıklıkla bağlanıyoruz. Bu yönetimsel sorun gitgide canımızı sıkmakta ve sosyal medya kullanımında hala geri kaldığımız görüşünü getirmekte.

Aktif olarak twitter'ı kullanıyoruz ve çok memnunuz. Kendimizi ifade etmek için bir gazeteden çok bir duvara ihtiyacımız var ve twitter bu işlevi çok güzel bir şekilde görüyor dostlar.

Günün Filmi: The Social Network

Alicia Keys İstanbul Caz Festivaline geliyormuş Temmuz'da haber aldık, biraz eskilerden sevdiğimiz bir şarkısını günün müziği yapalım: Alicia Keys - Fallin'

Günün Özlü Sözü: 'We lived on farms, then we lived in cities, and now we're going to live on the internet!'- Sean Parker- Social Network

Günün Yemeği: 'Quesadilla'

sdfsdfes-204x300

Canım şu sıralar nasıl 'Mexican food' çekiyor anlatamam. Malum İstanbul'da Anadolu yakasındaki bir iki yer dışında gidecek yer de kalmadı. İstanbul'da meksika yemeği tutmadı. Neden tutmadı? Bilen var mı?

Araştırdık ve güzel bir tarif bulduk.

Malzemeler:

 2 adet tortilla ekmeği
100 gr rende kaşar veya cheddar peyniri
1 adet beyaz soğan
1 adet kırmızı biber
1 adet yeşil biber
100 gr bonfile ya da başka bir yumuşak et cinsi 

1/2 çay kaşığı cajun baharatı

1 kaşık zeytinyağı

Tuz, Karabiber

Tortilla ekmeği dışındaki bütün malzemeleri jülyen kesiniz. Soğanları ve biberleri
1 kaşık zeytinyağında ile az kavurun, etleri ve cajun baharatını ekleyin. Etler pişince, tortilla ekmeğinizin birini masaya seri. Malzemeyi ve üzerine bolca peyniri bir tarafına koyun. Bir tortillayı ikiye katlayın. Tavada veya ızgara tavasında her iki tarafı pişirin.

47.GÜN:KİŞLOREN

Bugün sinir katsayımız biraz yüksek...konuşmayıp yemek yapalım en iyisi.

Öğlen, Beyoğlu Zencefil'de  orta başarılı bir enginarlı kiş yeme fısatım oldu. Lezzetli olmasına lezzetli idi, özellikle Aychup diyetine çok uygun bir öğündü ama damağım 'quiche lorraine'i aradı.

Oturdum araştırdım, Türkiye'de kişloren tarifi nasıl oluyormuş, bakın ne buldum.

Günün Yemeği: KİŞLOREN

7

Malzemeler:

kiş hamuru :
300 gr. un
100 gr. tereyağı
3 çorba kaşığı soğuk su,
tuz

kiş iç malzeme:
4 dilim jambon
4 adet yumurta
100 gr. taze kaşar
rendesi
1 su bardağı süt
krema
karabiber
tuz

Derin bir kaseye unu, tuzu ve parçalanmış tereyağını alıyoruz. Suyu ekliyoruz.  Hamur haline gelinceye kadar yoğuruyoruz. Hamurun üstünü örterek 15-20 dakika buzdolabında bekletiyoruz. Hamurunuzu bir tart kalıbının dibine yayıyoruz. Hamurun kenarlarını tart kalıbının dışında tutuyoruz.

İçi için, ,jambonları küçük küçük doğrayıp tavada hafif kızartıyoruz. Tart hamurunun üstüne koyuyoruz. Başka bir kapta yumurtaları çırpıyoruz. İçine kremayı, sütü, karabiberi ve tuzu ilave edip, tart hamurunun üzerine döküyoruz. En üste rendelenmiş kaşar peyniri ekleyip, önceden ısıtılmış fırında 25-30 dakika kişin üstü kızarana kadar pişiriyoruz.

Hadi deneyin ve sonuçları bizimle paylaşın lütfen.

 

44.Gün: Yabancı Diziler ve Psikolojik Tarikatlar

344456

Güzel bir Pazar günü, tüm gün dinlence ve yemek yapmakla geçti. Gelecek haftaya iyi bir şekilde hazırlandık.

Gelelim bugünkü konumuza. Bir süredir takip ettiğimiz, yabancı menşeli  popüler dizilere göz attık. Hatta konuları itibari ile de, düşüncelere daldık...

Dizi furyası bildiğiniz üzere sadece ülkemizde değil tüm dünyada son yıllarda birbirinden farklı örneklerle, izleyici topluyor. Amerika bu konuda en önde bayrağı çekiyor diyebiliriz. HBO, Showtime gibi kanallar, ciddi bir dizi endüstrisini tekellerinde bulunduruyorlar.

Amerikan piyasasındaki bu seneki dizilerin baskın konusu ise 'tarikat'. Bu bağlamda, iki dizi şimdiden tüm dünyada inanılmaz bir seyirci kitlesine sahip.

'The Following'- Konusu ve oyuncu kadrosu oldukça sıradışı. Başrollerde Kevin Bacon gibi çok ünlü bir oyuncunun yanısıra, Roma dizisinin Marcus Antonius'u James Purefoy var. Dizi, seneler önce yakalanmış bir seri katilin sosyal medyayı kullanarak, hapiste kaldığı süre zarfınca, kendine müridler yetiştirdiğini ve oluşturduğu tarikat ve geçmişiyle intikamını konu alıyor.

'Cult'- Adından da anlaşılacağı gibi, bu dizi, tarikat dizileri furyasında çok açık bir şekilde kendini ifade ediyor. Oyuncu kadrosunu, biz biraz zayıf bulduk. İlgimizi çeken oyuncu, Prison Break dizisinden unutulmaz kötü adam performansı ile Robert Knepper oldu. Cult'ın konusu da oldukça ilginç. Amerika'da yeni bir dizi yayınlanmaya başlıyor, ismi cult. Mormonlara benzeyen bir oluşum. Billy adında bir liderleri var. Ancak bu dizi çok kısa sürede birçok fun topluyor. Dizinin senaristi kendini gizliyor ancak funların sürekli bahsettiği dizide süregelen bir şifre durumu söz konusu. Bu şifrelerin ne olduğunu sadece sıkı takipçiler bilebiliyor ve gelgelelim, dizi gerçek hayatı da etkilemeye başlıyor, dizi takipçilerinden ölenler kaybolanlar v.s

Dememiz o ki, dizi piyasasındaki şu anki trend 'psikolojik tarikatlar'. Bakınız hep güçlü, oldukça narsist bir lider profili var. Ne kadar cani olurlarsa olsunlar, zekaları ve sempatileri ile izleyicilerin beğenilerini topluyorlar. Ve izleyiciler, bir noktadan sonra iyi adamın değil de kötü adamın galip gelmesini istemeye başlıyor. Bu bahsettiğimiz de zaten 'tarikat psikolojisi'nin ta kendisi...

The Aychup! Project'te Günün Müziği: ..Antony And The Johnsons 'Fistful Of Love' .

Günün Filmi: Love Actually

Günün Yemeği: Zeytinyağlı Dolma (Biber, Patlıcan, Kabak)

20130414_173756_resized

Malzemeler:

Biber, Kabak,Patlıcan

1 su bardağı pirinç

Kuş üzümü

Dolmalık Fıstık

1 orta boy soğan

1 çay kaşığı yenibahar

Tuz, Karabiber

Zeytinyağı

Herhalde zeytinyağlı dolmayı sevmeyenimiz yoktur. Alışagelmiş olan biberle yapılandır ancak, Ege bölgemize has, patlıcan ve kabakla yapılanı da çok güzel olur.

Tavamıza 1/4 çay bardağı zeytinyağımızı koyup ince kıyılmış soğanımızı ekliyoruz. Dolmalık fıstığımızı ekliyoruz. 1 su bardağı yıkanmış pirincimizi ekleyip karıştırıyoruz. Kuş üzümünü de ekliyoruz ve üzerine 1 su bardağı kaynar su ilave edip, tuzunu ve karabiberini ekliyoruz ve kısık ateşte dolma içi pilavımızın suyunu çekmesini bekliyoruz. İç soğuduktan sonra bibelerimizi, patlıcanları ve kabakları dolduruyoruz, kapak olarak taze domates kullanıyoruz. Yarım su bardağı su ve 1/4 çaybardağı zeytinyağı ve biraz tuz ile ile hazırlanan dolmaların üzerinden geçirip, tenceremizin kapağını kaptıyoruz. Kısık ateşte pişiriyoruz.

43.Gün: ”Ain’t No Mountain High Enough”

080404GospelChoir

Günün Özlü Sözü: ''The perfection preached in the Gospels never yet built up an empire. Every man of action has a strong dose of egotism, pride, hardness, and cunning. But all those things will be forgiven him, indeed, they will be regarded as high qualities, if he can make of them the means to achieve great ends''Charles de Gaulle. French general & politician (1890 - 1970)  

De Gaulle'den hiç haz etmem ama, Gospel hakkında ilginç sözleri dikkatimi çekti.

Gospel dinleyeneniz var mı? Dini bir müzik olduğu varsayıldığından, hıristiyan olmayan dünyada pek de bilinmeyen bir müzük türüdür.

Ancak özellikle Amerika'daki bir çok ünlü şarkıcının Gospel korolarından şöhreti bulduğunu biliyor muydunuz? Withney Houston, Beyonce ve daha niceleri.

Gospel'e olan büyük ilgimiz aslında sözlerinden çok müziğinde, ritminde ve söyleniş şeklinde yatıyor. Mesela Blues sever misiniz? Cevabınız evet ise, Gospel'de size benzer duygular yaratacaktır.

2 sene önce New York'da bir pazar günü, yanımdaki dostları da binbir zorlukla ikna ederek, Harlem'de muhteşem bir gospel şölenine tanık olduk. Benim için inanılmazdı, ancak ilk defa bu tecrübeyi yaşayan dostlarım için de mutluluk verici olduğunu itiraf edebilirim. Hatırımda kalan tek şey, iyi bir müzik, sevgi, hoşgörü ve dünyanın öteki ucunda mükemmel bir misafirperverlikti.

Haydi dinleyin biraz...

Günün Müziği: .Diana Ross & The Supremes & The Temptations - "Ain't No Mountain High Enough"

Günün Filmi: Sister Act

Günün Yemeği: Ispanaklı Mantar

20130413_200124_resized

Malzemeler:

Soğan

Sarmısak

Bir demet ıspanak

Mantar

Ricotta Peyniri (İsteğe bağlı)

Tuz

Karabiber

1 kaşık zeytinyağı

Yine bir mantar tarifi veriyorum, evet sizi bilmem ama benim en sevdiğim sebzelerden biri mantar. Tenceremize ince kıyılmış soğanımızı, sarmısağımzıı ve bir kaşık zeytin yağımızı koyup 2-3 dakika kavuruyoruz. Doğranmış mantarları ve ıspanağımızı ekleyip tencerenin kapağını kapatıyoruz. Kısık ateşte 15 dakika pişiriyoruz. Ricotta peynirimizi, tuzu karabiberi ekliyoruz, 15 dakika daha pişmeye bırakıyoruz.

41.Gün: Eeeh O Zaman 41 Kere Maşallah

yesno

Dostlar, başlığımızda 41. günümüzü kutladık.

Ben bugünkü ruh hallerim açısından gergin bir gün geçirmekteyim. Tahammülsüz olmam için çok sebep var, ama filmlerde hep dalga geçilir ya, işte öyle sakin olmalıyım, 10-9-8-7-6-5.....zzzzzzz. Bu sayı sayma ya da koyun sayma gibi faaliyetler, monotonluklarından olsa gerek beni hep uyutmuştur.

Bugün neden mi bahsedeceğiz? Merak mı ediyorsunuz?

Bugün isyanım var! Arkadaşlar! Kime derseniz, Türkiye'deki Bankacılık ve Finans Sektörüne, Sistemine.... Şimdi şeytan diyor, burdan tek tek deşifre et failleri, ama o zamanda biliyorsunuz, sizin de başınıza sürekli geliyordur, telefonlar susmaz efenim, susmaz.

Bildiğiniz Aychup Project'in sinir kat sayısını artırdılar son birkaç günde....

Herşey aktif olmayan bir kredi kartımı kapatmak istememle başladı, önce beni para karşılığı bir süre daha kapatmamaya ikna ettiler, sonra kendiliğinden kartımı iptal ettiler. Biz naptık, sükunetimizi koruduk, malum hayırlısı buymuş dedik. Nerden bilelim kredi kartsız bankacılık, bankacılık değilmiş. Telefon Bankacılığı kullanabilir miyim? Hayır! Bankamatikten para çekebilir miyim? Hayır!

Anlayacağınız istediğiniz kadar paranız olsun aynı bankadan kredi kartınız yoksa siz bir hiçsiniz. Varsın olsun biz 'hiççiyiz' zaten!

Günün Müziği: Tayfun - Hadi Yine Iyisin

Günün Filmi: The Hours

 

Günün Yemeği: Sakızlı Muhallebi

20130411_210931_resized

Canım nasıl muhallebi çekiyor şu son günlerde anlatamam. En kalorisiz, tatlılardan biridir biliyorsunuz. Birileri yapsa da yesem. Birkaç güne kadar yapan olmazsa haftasonu ben yapmayı deneyebilirim.

Malzemeler:

1 litre süt

1 tatlı kaşığı tereyağ (isteyen margarinde kullanabilir )

1 su bardagı un

1  bardagı toz şeker

1 paket damla sakızı

1 paket şekerli vanilya

Yapılışı :

Süt, yağ,un ve toz şekeri tencerede sürekli karıştırarak pişirin. Süt kaynayınca  noktasına  vanilya ve sakızları ekleyerek muhallebi kıvamına gelmesi için karıştırmaya devam edin. Muhallebe kıvamına gelince ocaktan alıp mikserle bir kez daha en yüksek devirde karıştırıyoruz. Muhallebimiz servise hazır.

 

Loading more content...