76.Gün: What and Where?

hsc0391l

Dostlar, bugün yine hiç mi hiç keyfim yok. Bir süredir, hava değişiminin de büyük oranda etkisiyle, aşırı halsizlik, yorgunluk ve uyku problemi ile mücadele etmekteyiz. Bir de, nedeni belli olmayan kaşıntılarımız ve kabarmalarımız mevcut. Doktora gitmiştik ama tedavi, sadece ilaç kullanınca sonuç verince ve tamamıyla geçmediğinden bir kez daha farklı bir dermatoloğun fikrini almak istedik. Kendileri aynı ilaçları yazıp bizi göndermek isteyince, kan tahlili yapmasını teklif edip, yönlendirdik.

Ülkemde gerçekten sağlık sektörünü anlamış değilim. Sanki doktorların hiçbirşeyden haberi yok, dahası hastayı dinlemiyorlar. Yani bahsettiğimiz devlet hastaneleri de değil tam teşekküllü özel hastaneler. Bana doktor ziyaretleri hep, boşuna zaman ve para kaybı gibi gelmekte. Teşhisi doktordan çok hasta koyuyor, tahlilin ne olacağına hasta karar veriyor, tedaviye de kuvvetle muhtemel yine hasta karar verecektir. Sizce de enteresan bir durum değil mi?

Günün Filmi: Ghost

66.Gün: Çiçeklerle Mutluluk

responsible for my own happiness

Derhal bir son durum değerlendirmesi yapıyorum. Günlerdir dışarlarda gurme denemeleri yaparken, kilomuza dikkat etmemiz pek mümkün olmadı. Ancak yaza kadar, önümüzde de herhangi bir seyahat gözükmediğinden, iştahımıza ve sağlıklı beslenmemize dikkat edeceğiz. Gelişmeleri buradan size bildireceğiz...

Bugün en nihayetinde Mart ayından beri uğraşmakta olduğumuz işle ilgili büyük bir projelendirmeyi, an itibariyle sonlandırdık. Sizleri bilmem ancak bizde, proje ve teslim edilen kurum ne kadar büyük olursa, stres oranımızda o ölçüde katlanıyor. Ancak bu sefer, kadim bir dostumuz imdadımıza yetişti ve bakın bizi neyle tanıştırdı: Dr. Bach's Original Flower Remedies

Nedir bu demeden, bir siteye göz atın derim. Aslında bu bir sistem, size uygun 38 çiçeğin özünden hazırlanan karışımlarla, iç dengenizi ve rahatlığı yakalamanızı sağlıyor. Diğer bir deyişle günlük streslerle başetmenizde size destek oluyor. The Aychup Project'in özüne çok uygun bir sistem olduğunu buradan söyleyelim. Dahası, denedik ve beklediğimizden daha iyi sonuçlar aldık. Bir de daha iyi sonuç almak için önceden test yapmak gerekiyormuş: Bach Testi

Günün Müziği: Johann Sebastian Bach Violin Concertos,Anne-Sophie Mutter

Günün Filmi: The Pursuit of Happyness

64.Gün: Run Forest Run!

 

image

Koşmak mı peki nereye? İşte bütün mesele bu. İnsanoğlu'nun neden koştuğuna dair bir fikriniz var mı?

Biz 64. Günde bu konu hakkında düşündük. Neden koşuyoruz ve nereye koşuyoruz. Bize göre, acil bir durumda kaçış olmadan, koşmak oldukça anlamsız. Ancak bakınız, koşu atletizmin en önemli dalı, dahası maratonlar günümüzde en sık tekrarlanan spor musabakası. Bildiğiniz, Aychup dışında herkes koşuyor... Ama nereye muamma!

Günün Kitabı: Turgut Nereden Koşuyor?

Günün Filmi: Forrest Gump

39.Gün: Aychup Tutuldu!

bel_boyun_fitigi_938412340-343x220

Tutuldum yahu! Bahar aylarında en çok başıma gelen şey... Boyun ve sırt tutulması, yine esaslı bir tutulmanın kurbanıyım aaaah! acımı paylaşayım istedim...

Dostlar, bendeniz hastalanmayı, doktora gitmeyi ve ilaç almayı sevmeyen bir jenerasyonun çocuğuyum. Şaka bir yana, gerçekten bu üçlemeye karşı ayrı bir hassasiyetim var. Pek doğru davrandığım söylenemez, birçoklarınız bana tavır alacaksınız biliyorum ancak şimdiye kadar ki hissiyatım bu yönde oldu. Hatta hazır konusu açılmışken, mevzuya istinaden düşüncelerimi açıklamak isterim.

Düşünün bakalım. Günde kaç tane ilaç alıyorsunuz? Bu ilaçların vücutlarınıza verdiği zararadan haberdar mısınız? Doktorlarınız, ilaçların faydaları kadar zararları konusunda da size bilgilendirme yapıyor mu? En son doktora gittiğinizde görüşmeniz kaç dakika sürdü? v.b.

Aychup Project Cevapları:

Gündelik olarak kullandığım ilaç yok. Ancak doktoruma bakarsak, ben genetik bir kolestrol hastasıyım ve her gün kollestrol hapı kullanmalıyım.

İlaçların vücuduma verdiği zarardan haberdarım. Bu bende fiziksel zararın yanında psikolojik zarar da yaratıyor.

Doktorlar, ilaçları övüp zararları konusunda sorgulanmadıkları sürece bilgilendirme yapmıyorlar.

Günümüzde özel ya da devlet sağlık hizmetleri farketmeden, bir doktor- hasta görüşmesi 2-5 dakika arasında değişiyor. Buna muayene süresi de dahil.

Günün Özlü Sözü: Güneş Girmeyen Eve Doktor Girermiş :)

Günün Müziği: Bon Jovi - It's My Life

Günün Filmi: Todo sobre mi madre (aka Annem Hakkında Herşey)

Günün Yemeği: Şehriyeli Tavuk Çorbası

20130409_214750_resized_1

Malzemeler:
2 parça tavuk budu ( haşlanıp didiklenmiş)
5 su bardağı su (tavuğun haşlandığı su)
1/2 çay fincanı tel şehriye
3 çorba kaşığı limon suyu, 1 kaşık zeytinyağı
Maydanoz
Tuz, Karabiber

Tutulmadan mıdır yoksa havalar soğudu ondan mıdır bilinmez canım acaip şehriyeli tavuk çorbası çekti. Buyrun size tarifi. Önce tavuk butlarımızı haşlıyoruz, didikliyoruz. Haşlama suyunu saklıyoruz. Tencereye, yağı ve tavuk etlerini koyup hafif çeviriyoruz. Üzerine haşlama tavuk suyunukoyup kaynamasını bekliyoruz. Kaynayınca şehriyeleri içine atalım. 7-8 dakika kısık ateşte kaynatalım. Son olarak ince doğradığımız, maydanozu ve limon suyunu ekleyelim birkaç dakika sonra ocaktan alalım.

34.Gün: Bahar Mevsimi

spring

Güneşli ve sıcak günler bizi bekler. Bahar mevsimini Aychup Project olarak seviyoruz. Detoks ve sağlıklı beslenme için, özellikle mevsim sebzeleri ve meyveleri düşünüldüğünde oldukça verimli bir mevsim. Düşünün, erik, kiraz, çilek ve kayısı dönemi başlıyor.

Ruh halleri açısından da, insana zindelik ve enerji verdiğinden, zihinlerimize de iyi geldiği söylenebilir.

İş tempomuzda da birçok sektörde yaz sezonu öncesi en yoğun dönem, bahar aylarında yaşanır. Ancak zinde bir beden ve zihinle, bu döneme daha kolay hazırlanabiliriz.

Havalar ısındıkça, ev dışında da daha fazla vakit geçirilmesini tavsiye ediyoruz. Beslenme ve egzersiz dışında, bahar güneşinin, bu güzel mevsim değişiminde, enerjimizi artırıcı bir özelliği olduğu kanısındayız.

Hadi gözlerimizi kapayalım ve yüzümüzü güneşe çevirelim...

Günün müziği: Fool's Garden - Lemon Tree

Günün Filmi: Mediterraneo

Günün Sözü: If we had no winter, the spring would not be so pleasant: if we did not sometimes taste of adversity, prosperity would not be so welcome.Anne Bradstreet

Günün Yemeği: Acı Kırmızı Biber Turşusu

Malumunuz geçen gün turşu yapmak için Samandağ Acı Biberlerinden aldık. İnternette araştırdık ve güzel, pratik bir kırmızı biber turşusu tarifi bulduk. Derhal sizlerle paylaşıyoruz.

kirmizi-biber-tursusuMalzemeler

Acı kırmızı biber

1/2 çay bardağı üzüm sirkesi

4-5 diş sarmısak

Tuz

1 çorba kaşığı zeytinyağı

 

Biberleri fırında  közlüyoruz. Soğuduktan sonra kabuklarını soyarak bütün şekilde kavanoza yerleştirelim. Sarmısakları, tuzu ve sirkeyi karıştıralım, zeytinyağ ile birlikte  biberlerin üstüne dökelim. Kavanozumuzu buzdolabında saklayalım.

31.Gün: Büyük Kaybeden

untitled3

Aychup! Project tam gaz devam ederken, sizlere geçenlerde gazetede rastladığım, şu anda Amerika'da çok popüler olan bir diyetten bahsetmek istiyorum.

Diyetin ismi 'The Biggest Loser' adından da anlaşılacağı gibi, fazla  kilo kaybını öngören bir diyet. Ancak fikrimizce, bu diyeti diğerlerinden ayıran ve Aychup Project'e yakınlaştıran önemli bir husus var. İnsanı çileden çıkaran, psikolojisini bozan, işkence eden cinsten bir diyet değil. Felsefesinde bakın ne deniyor: 'Kendinizi yemekten mahrum bırakılmış hissetmiyorsunuz'. Diyet programının resmi web sitesinde, çok güzel yemek tarifleri de mevcut. Birkaçını Aychup! Project'te deniyelim derim, bakalım sonuçlar nasıl olacak!

Diyette en faydalı ve en çok tüketilmesi gereken gıdaları söylemişler:

Domates, Biber, Avokado, Fasulye, Somon, Yağsız Proteinler, Tam Tahıllar, Yoğurt, Çilek, Kuruyemiş v.b. Sizi bilmem ama, Aychup' Project'te biz bu gıdaları sıkça tüketiyor, keyfimizi bozmuyoruz.

Diyet programında en keyif verici metodlardan biri de günlük bonus 200kcal uygulaması. Bahsettiğimiz miktarın tüketimi diyeti yapanın özgürlüğüne bırakılmış. Günde ekstra  200kcal ne isterseniz onu yiyebiliyorsunuz. Günlük kalori tüketimi ise 1400-1600kcal arası değişiyor.

Günün Filmi: Wuthering Heights

Günün Müziği: Big Girl (You are Beatiful) - Mika

Günün Özlü Sözü: 'Food is an important part of a balanced diet. Fran Lebowitz'

Günün Yemeği: Peynirli Diyet Burger Tarifi

1641

Malzemeler:

50 gr. yağsız dana kıyma (isteğe bağlı hindi kıyma da kullanılabilir)

Bir miktar 'mavi peynir' rokfor ya da gorgonzola

2-3 adet doğranmış kurutulmuş domates

doğranmış 1 diş sarmısak

yarım çay kaşığı kimyon

1 tatlı kaşığı barbekü sos

1 yaprak marul

Tuz, karabiber

1 hamburger ekmeği (tercihen tam buğday düşük kalorili)

Kıyma, k.domates, kimyon, tuz, karabiber, sarmısak ve mavi peynirimizi bir kasenin için yavaş yavaş yoğuruyoruz. Ardından hamburger köftemizi yapıp, fırında yaklaşık 20 dk arkalı önlü ızgara yapıyoruz. Hamburger ekmeğimize yerleştirip garnitür olarak marul ve barbekü sos isteğe bağlı olarak kullanbiliyoruz. Unutmadan ekleyelim bahsi geçen burger 300kcal değerinde.

29.Gün: Gerçek Mi? Kurgu Mu? Siz Karar Verin

AychUp

 

Tatil dönüşü, The Aychup Project'te son durum değerlendirmesini sanırım herkes merak ediyordur. Son bir haftaki blog yazılarını takip edenler, yediklerimi pek de sağlıklı bulmamış olabilirler. Ancak hem miktarını az tuttuğumuz hem de normalden çok daha fazla hareket ettiğimiz için,  +1 kg. ile göreceli bu sayfayı kazasız belasız kapattık. Projemize kaldığımız yerden devam ediyoruz.

 

 

 

wda1391l

Bugün, hem yerli hem de yabancı TV kanallarında sıklıkla rastladığımız, birçoklarımızın oldukça bayağı bulduğu evlilik programları üzerine bir iki söz söylemek boynumuzun borcu oldu.

'Reality TV' kavramı özünde, kurgu olmayan bir program yayınını hedeflemektedir. Bu konuda bakınız özellikle Avrupa televizyonları kavramın hakkını tam vermekte, izleyenlere çok ilginç dosyalar sunmaktadır. Bu dosyalar derinlemesine belli konuların üzerine gittiğinden, izleyici için, belgesellerde olduğu gibi öğretici programlar olma özelliği de taşır. Diğer bir deyişle izleyiciyi sonrasında konuyla ilgili araştırmaya teşvik eder.

Gelelim bizim ülkemizdeki 'Reality Show'lara; bunlar malumunuz Amerika'daki benzerleri (bakınız: the bachelorette) gibi, evlilik, ruh eşini bulma, gelinler, damatlar kaynanalara karşı türevlerinde kurgu programları olarak karşımıza sıkça çıkmaktadır. Benim en irite olduğum, bir türlü mantık çerçevesine oturtamadığım, evlilik programlarının ise gerek reytingleri ve gerek genel beğeni oranları ile televizyon dünyasında önemli bir yer işgal ettiğini söyleyebiliriz.

Biraz düşünelim... yaşadığımız yüzyılda fiziksel iletişim kurmak daha zor. İnsanlar birbirinden daha uzaklaşmış. Paylaşmak az ve zor, dolayısıyla yakınlaşmak, güvenmek imkansız. İnsanlar karşılarında kendileri gibi gerçek insanlarla sohbet etmek yerine, bilgisayarları ve sosyal medya araçları ile rol oynamayı tercih ediyorlar. Gitgide daha yalnızlaşan insanlardan bahsediyoruz. Yaşadığımız evren, düzen, içinde bulunduğumuz toplumlarda işin içine girince bu yabancılaşma daha da artıyor. Bir de tüm bunların üzerine, tahminimizce yarısından fazlası sosyal iletişim kuramayan bir toplumun bireylerine, yalnızlığınıza çare bulacağız diye meşale yakıyorsunuz. Onların umutlarını, hayallerini kurgulayıp, zihinlerde müstakbel birliktelikler yaratıyorsunuz. Peki size tüm bunlar doğru geliyor mu? Gerçekten, tanımnadığınız, sizin hakkınızda hiçbir fikri olmayan bir yabancının, size çöpçatanlık ederek, tüm dünyanın gözleri önünde, gelecek saadetinizi sağlayabileceğine inanıyor musunuz?

The Aychup Project Madde 5: ''Hayat belli bir kalıpta yaşamak için çok kısa''

Günün Müziği: Nil Karaibrahimgil- Pırlanta

Günün Filmi: My Best Friend Wedding

Günün Yemeği: ABUGANNUŞ

Abugannu

Malzemeler:

2-3 adet patlıcan

2 adet domates

2 adet sivri biber

1 diş sarmısak

1 çorba kaşığı nar ekşisi

zeytinyağı

Tuz

Abugannuş benim doğu mutfağından en sevdiğim lezzetlerden biridir. Özellikle et yanında çok güzel bir garnitür olma özelliği vardır. Yapılışı ise oldukça kolay. Tüm sebzeleri fırında ya da ocakta közlüyorsunuz. Kabuklarını çıkarıp, bıçakla doğruyorsunuz, doğranmış sarmısağı ekleyip,karıştırıyorsunuz. Nar ekşisi, zeytinyağı biraz tuzdan oluşan sosunu ekleyip, servis ediyorsunuz. Tercihen sıcak ya da soğuk yenebilir.

 

25.Gün: Enginarı Seviyoruz

Geçenlerde bahar yorgunluğu ile ilgili bir yazım olmuştu hatırlarsınız. Uykusuzluk ve vücut ağrıları konusunda hepimiz bu aylarda yakınıyoruz. Bu konuyla ilgili, geçen cumartesi Hürriyet Kelebek'de Prof.Dr. Osman Müftüoğlu'nun köşesi olan Yaşam Reçeteleri'nde yayınlanan 'Bahar Yorgunluğu' adlı yazısı ilgimi çekti. Tam da bizim konuşmamızın üzerine güzel bir açılım oldu.

İtalya'nın yemek kültüründe daha önceleri bilmediğim ve öğrenince şaşırdığım, Enginarın yeri oldu.

20130326-103310.jpg

Bizimkinden daha farklı bir enginar pişirme usulleri var. Sebzenin sadece en dış kabuğunu soyuyorlar. Diğer kabukları üstünde haşlıyorlar yada yüksek ısıda ızgara yapıyorlar. Yerken ilk etapta biraz garipsiyorsunuz ancak lezzet konusunda oldukça başarılı.

İtalya'da orta bütçeli ve iyi bir restoran olarak size bugünkü önerimiz 'Antonio al Pantheon'. Meşhur Pantheon tapınağını geçince sağdaki ilk sokakta: Via Dei Pastini 12 numara.

20130326-103854.jpg

14.Gün: Hastayım hasta canım ister pasta!

Son bir durum değerlendirmesi yapmak gerekirse, projeye başladığımızdan beri 3,2kg kilo kaybımız oldu. Yaklaşık 4 gündür, bir duraklama yaşıyoruz ancak moral bozukluğu yok. Yazmaktan, sohbetten ve paylaşmaktan çok mu çok memnunuz :)

Bugün niyetim,  biraz sağlık meseleleri üzerine konuşmak. Ne yazık ki, ben doktora gitmeyi sevmeyenlerdenim. Bunun en büyük nedeni, pek sağlıklı bir profil çizmemem. Zorla senede bir yaptırdığım kan testleri sonuçları ne de olsa bunu gösteriyor. En büyük derdim kollestrol. Genetik ve yüksek bir kollestrol hastasıyım aslında ama bu durumu tüm benliğimle reddediyorum. Peki önlem konusuna gelirsek, birkaç tavsiye üzerine, geçen sene,  yaklaşık 3 ay boyunca her sabah aç karnına akşamdan kalma ceviz suyu tüketmişliğim var. Ama tüm sağlık konularında olduğu gibi bu konuda da istikrarımız ve disiplinimiz 3 ayla sınırlı kaldı, geriye kalan ise koca bir sıkıntı.

Demem o ki Aychup! Project bu anlamda çok önemli. Daha sağlıklı bir yaşantıyı hedefliyor, bazı alışkanlıkların değiştirilmesini, sıkıntı veren bazı gerçeklerin ise artık kabul edilmesini.

Bu sağlık sektörüne karşı duyduğum güven eksiliğinin de üzerine gidilmesi, bir numaralı önceliklerimizden biri.

Siz siz olun sağlık kontrollerinizi düzenli yapın, içimizde neler olup bitmekte bilmekte fayda var. Çünkü tecrübe bize gösterdi ki fiziksel olarak sağlıklı olmazsak, sağlam bir ruhumuz ve kafamızda olamıyor.

Bugün özlü sözlerimizi latin atasözlerinden seçtim:

Avaro omnia desunt, inopi pauca, sapienti nihil
'Cimrinin herşeyi, fakirin bazı şeyleri eksiktir, bilgin'in ise hiçbirşeyi eksik değildir'.

Günün Müziği: Hair Soundtrack- Let The Sunshine In

Günün Filmi: Er Ryan'ı Kurtarmak

Günün Yemeği: Fırında brokoli ve karnıbahar graten

IMG_0477Uzun zamandır hafif bir fırında sebze tarifi arıyordum ve buldum.

Malzemeler:

Brokoli

Karnıbahar

Limon Suyu

Light Dil Peyniri

Nane

Sarmısak

Tuz

Karabiber

1 kaşık zeytinyağı

Sebzeleri 4 dk. haşlıyoruz ve soğuduktan sonra fırın kabına yerleştiriyoruz, diğer malzemeleri ekleyip yaklaşık 25 dakika yüksek ısıda pişiriyoruz.

 

 

Loading more content...